En son konular
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
.
.
Uranüs
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Uranüs
Uranüs sürprizleri ve beklenmedik olayları yönetir. Aynı zamanda geleceği, yeni buluşları, henüz keşfedilmemiş ve hayal edilmemiş olanlar dahil yeni teknolojiyi yönetir. Aslında Uranüs saf dehayı yönetir. Aynı zamanda elektrik ve tüm elektroniklerle ilgilidir.
Yenilikçi, ne yapacağı önceden kestirilemeyen, becerikli, hayal gücü geniş, kendine özgü ve deneyime açıktır. Uranüs yeni olan her şeyin ve bilimsel buluşların gezegenidir. Uranüs’ün görevi kuralları yıkmak, oturmuş yapıları ve alışkanlıkları ani radikal değişimlerle bir anda yok etmektir. Uranüs birden harekete geçer ve Büyük Uyandırıcı olarak adlandırılır.
Uranüs isyan etmek, bağımsız olmak ve hatta şok yaratmak için güçlü dürtüler verir. Heyecanlı ve özgürleştiren Uranüs, geçerliliği kalmamış ya da geleneksel olan her şeyi altüst edecektir.
Uranüs hızlı bir şekilde bağımsızlık getiren sonuçlar üretir. Evrensel gerçeği ararken gerçek verileri ve içgüdüyü birleştirir. Uranüs akılcı Merkür’ün ileri seviyedeki hali olarak kabul edilir ve duygusal yönü zayıf, hayli objektif ve akılcıdır. Merkür verileri birleştirmenize yardımcı olurken, Uranüs ise onları yeni bir yolla sentez yapar ve orijinal bir şey meydana getirir. Yıldız haritalarında Uranüs’ün etkisi güçlü olanlar, kendi alanlarında öncülük yaparlar.
Uranüs sosyal değişimleri sağlar, ayrıca sosyal adaleti, insani ve çevreyle ilgili konuları düzenler. Uranüs Kova burcunun yöneticisidir. Son olarak, Uranüs astrolojiyi yönetir.
Bu gezegen her burçta yedi sene kalır ve Zodyak çevresindeki turunu 84 yılda tamamlar.
Yenilikçi, ne yapacağı önceden kestirilemeyen, becerikli, hayal gücü geniş, kendine özgü ve deneyime açıktır. Uranüs yeni olan her şeyin ve bilimsel buluşların gezegenidir. Uranüs’ün görevi kuralları yıkmak, oturmuş yapıları ve alışkanlıkları ani radikal değişimlerle bir anda yok etmektir. Uranüs birden harekete geçer ve Büyük Uyandırıcı olarak adlandırılır.
Uranüs isyan etmek, bağımsız olmak ve hatta şok yaratmak için güçlü dürtüler verir. Heyecanlı ve özgürleştiren Uranüs, geçerliliği kalmamış ya da geleneksel olan her şeyi altüst edecektir.
Uranüs hızlı bir şekilde bağımsızlık getiren sonuçlar üretir. Evrensel gerçeği ararken gerçek verileri ve içgüdüyü birleştirir. Uranüs akılcı Merkür’ün ileri seviyedeki hali olarak kabul edilir ve duygusal yönü zayıf, hayli objektif ve akılcıdır. Merkür verileri birleştirmenize yardımcı olurken, Uranüs ise onları yeni bir yolla sentez yapar ve orijinal bir şey meydana getirir. Yıldız haritalarında Uranüs’ün etkisi güçlü olanlar, kendi alanlarında öncülük yaparlar.
Uranüs sosyal değişimleri sağlar, ayrıca sosyal adaleti, insani ve çevreyle ilgili konuları düzenler. Uranüs Kova burcunun yöneticisidir. Son olarak, Uranüs astrolojiyi yönetir.
Bu gezegen her burçta yedi sene kalır ve Zodyak çevresindeki turunu 84 yılda tamamlar.
Geri: Uranüs
Şaşırtıcı, birdenbire, aniden gelen, hızlı değişimlerin adıdır Uranüs. Aykırı olan, günün gerçeklikleriyle arasında büyük sorun olan, alışılmadık, eksantrik, farklı ve orijinal fikirlerle karşılaşıyorsak, Uranüs´ün etkisindeyiz demektir. “Biz farklıyız, bir çağdaşız, biz asiyiz, bir ilginciz ve biz orijinaliz”. Uranüs´le birlikte, bu duygular nedir, nasıl değerlendirilir bunun ayırdına varırız.
“Üst düzey, üst bilinç, üst ben” yine Uranüs´ün özellikleridir. Uranüs, ideallerini gruplarda gerçekleştirmek ister ve oralarda gerekli tabanı bulur.
Uranüs, tam anlamıyla bir gelenek düşmanıdır. Kendisini bu tür oluşumlarda rahat hissedemez. Boğucu, disiplinli yapılara, kendisini bir şeylere zorlayan insanlara karşı Uranüs´ü patlamaya hazır bir enerji yumağı olarak görürsünüz. Ancak çoktan yer etmiş olanı da yıkmak, kolay değildir.
Uranüs, denildiği gibi kısıtlanmaya gelemez. Bir olayın zamanını kendisi seçer. Bu anlamından ötürü, o, özgürlüğün ve yaratılan idealizmin sembolü olarak değerlendirilir.
Karşı gelmek, bir Diğer Uranüs özelliğidir. Adaletsizlik gördüğü yerlerde, Uranüs tüm yapıyı değiştirmeye kalkar. “Devrim” dir bu. Uranüs, gerçi çok köklü gelişimlere ve değişikliklere imza atabilir ancak, bu değişimler, “ bir daha çıkmamak üzere toplu yok etme” değildir (Bu, bir Pluto özelliğidir).
Mitolojik anlamda Uranüs´le ilgili fazla bilgiye rastlanamıyor. Ancak Uranüs, insanlık tarihinin baş aktörlerinden biridir. İlk başta Kaos vardı, bundan doğa Ana(Gea), doğa anadan da Uranos doğdu. Bu ikisi, birbirleriyle birleştiler ve ondan çocukları oldu. Ne var ki, bu çocuklar, hiçbir şekilde Uranüs´ün istediği gibi değildirler; bazıları devdir, bazıları 50 parmaklı, 100 kollu, 50 kafalı. . . Vs. Ucube yaratıklar. Buradan hareketle, gerçeklesen planların, Uranüs´ün ideallerine göre gerçekleşmediğini anlıyoruz. Gerçekten de Uranüs, tüm dünyayı değiştirmeye yönelik planlar yapabilir ancak bu planların, gerçek tabana ayak basar basmaz, kafada düşünüldüğü gibi olmadığı anlaşılır onun tarafından.
İkinci bir Uranüssel kahraman, Prometheus simdi de:
Promete, olayları önceden görme yeteneğine sahip olan bir Titan´dir. Zeus, titanlara karşı savaşa girdiğinde Promete, kendi halkına karşı Zeus´un en büyük yardımcısı ve destekçisi haline gelir; Promete, Zeus´a Athene´nin doğumunda yardim eder; Athene ise, Promete´ye astronomi, matematik, tip ve çeşitli bilimler öğretir.
Ne var ki, hiçbir şey sonsuza kadar güzellikle sürmeyeceğinden, Promete, neden bazı şeyleri bilmenin ve zevkleri tatmanın sadece tanrılara ait olduğunu sorgulamaya başlar. Bu düşünceye dayanarak, kendi bilgilerini insanlara vermeye karar verir. Ne var ki bu durum, Zeus´un hoşuna gitmez çünkü, insanlarla tanrılar arasında daha fazla eşitlik oluşmaya başlayacaktır. Zeus, bundan dolayı insanlara ateşi yasaklar ve Promete de ateşi tekrar Olympos´tan çalarak insanlara geri verir. Ne var ki cezalandırılır ve Zeus onu Kaukasus´a gönderir. Orada bir kartal, her gün Promete´nin ciğerini yiyecektir. . . (Hikaye, Howard Sasportas´in bir yazısından alıntıdır). Promete´nin bu reaksiyonundan, tipik bir Uranüs özelliği yakalıyoruz: Bir şeyleri iyileştirme yolunda değişim yapmak.
Uranüs genel:
Değişim, devrim, ilerleme, birdenbire, ani gelişimler, sürpriz, orijinalite, idealler.
+ Eskinin atılması, yeni düşünceler, büyük planlar, projeksiyonlar.
- Fazla orijinalite, eskinin toptan bir kenara bırakılması, fazla ani, fazla gereksiz, gerçekleşmesi imkansız olan planlar yaparak kafa karıştırma, pratik hayata bağlantının zayıflığı.
Kaynak;Sibel Aydın(Astrogünlükkursu)
“Üst düzey, üst bilinç, üst ben” yine Uranüs´ün özellikleridir. Uranüs, ideallerini gruplarda gerçekleştirmek ister ve oralarda gerekli tabanı bulur.
Uranüs, tam anlamıyla bir gelenek düşmanıdır. Kendisini bu tür oluşumlarda rahat hissedemez. Boğucu, disiplinli yapılara, kendisini bir şeylere zorlayan insanlara karşı Uranüs´ü patlamaya hazır bir enerji yumağı olarak görürsünüz. Ancak çoktan yer etmiş olanı da yıkmak, kolay değildir.
Uranüs, denildiği gibi kısıtlanmaya gelemez. Bir olayın zamanını kendisi seçer. Bu anlamından ötürü, o, özgürlüğün ve yaratılan idealizmin sembolü olarak değerlendirilir.
Karşı gelmek, bir Diğer Uranüs özelliğidir. Adaletsizlik gördüğü yerlerde, Uranüs tüm yapıyı değiştirmeye kalkar. “Devrim” dir bu. Uranüs, gerçi çok köklü gelişimlere ve değişikliklere imza atabilir ancak, bu değişimler, “ bir daha çıkmamak üzere toplu yok etme” değildir (Bu, bir Pluto özelliğidir).
Mitolojik anlamda Uranüs´le ilgili fazla bilgiye rastlanamıyor. Ancak Uranüs, insanlık tarihinin baş aktörlerinden biridir. İlk başta Kaos vardı, bundan doğa Ana(Gea), doğa anadan da Uranos doğdu. Bu ikisi, birbirleriyle birleştiler ve ondan çocukları oldu. Ne var ki, bu çocuklar, hiçbir şekilde Uranüs´ün istediği gibi değildirler; bazıları devdir, bazıları 50 parmaklı, 100 kollu, 50 kafalı. . . Vs. Ucube yaratıklar. Buradan hareketle, gerçeklesen planların, Uranüs´ün ideallerine göre gerçekleşmediğini anlıyoruz. Gerçekten de Uranüs, tüm dünyayı değiştirmeye yönelik planlar yapabilir ancak bu planların, gerçek tabana ayak basar basmaz, kafada düşünüldüğü gibi olmadığı anlaşılır onun tarafından.
İkinci bir Uranüssel kahraman, Prometheus simdi de:
Promete, olayları önceden görme yeteneğine sahip olan bir Titan´dir. Zeus, titanlara karşı savaşa girdiğinde Promete, kendi halkına karşı Zeus´un en büyük yardımcısı ve destekçisi haline gelir; Promete, Zeus´a Athene´nin doğumunda yardim eder; Athene ise, Promete´ye astronomi, matematik, tip ve çeşitli bilimler öğretir.
Ne var ki, hiçbir şey sonsuza kadar güzellikle sürmeyeceğinden, Promete, neden bazı şeyleri bilmenin ve zevkleri tatmanın sadece tanrılara ait olduğunu sorgulamaya başlar. Bu düşünceye dayanarak, kendi bilgilerini insanlara vermeye karar verir. Ne var ki bu durum, Zeus´un hoşuna gitmez çünkü, insanlarla tanrılar arasında daha fazla eşitlik oluşmaya başlayacaktır. Zeus, bundan dolayı insanlara ateşi yasaklar ve Promete de ateşi tekrar Olympos´tan çalarak insanlara geri verir. Ne var ki cezalandırılır ve Zeus onu Kaukasus´a gönderir. Orada bir kartal, her gün Promete´nin ciğerini yiyecektir. . . (Hikaye, Howard Sasportas´in bir yazısından alıntıdır). Promete´nin bu reaksiyonundan, tipik bir Uranüs özelliği yakalıyoruz: Bir şeyleri iyileştirme yolunda değişim yapmak.
Uranüs genel:
Değişim, devrim, ilerleme, birdenbire, ani gelişimler, sürpriz, orijinalite, idealler.
+ Eskinin atılması, yeni düşünceler, büyük planlar, projeksiyonlar.
- Fazla orijinalite, eskinin toptan bir kenara bırakılması, fazla ani, fazla gereksiz, gerçekleşmesi imkansız olan planlar yaparak kafa karıştırma, pratik hayata bağlantının zayıflığı.
Kaynak;Sibel Aydın(Astrogünlükkursu)
Misafir- Misafir
Uranüs Koçta
Ancak Bu Böyle Gitmez - Uranüs Koç’ta
Beni Elektrik Çarptı
Gerçekten. Ben üç yaşındayken, transit Uranüs Kayron’uma tam karşıt yaptığında beni elektrik çarptı. İlk yaramı o zaman aldım. Babamın omuzundayken yakaladığım çıplak elektrik telinin izi hâlâ avucumda durur. Teli yakaladığımda zangır zangır titrerken babam beni sıkıca tutup derhal kendini evin dışına attı. Doğal olarak kablo elimden sıyrıldı ve kurtulduk. Ama elektrik bizi çarpıp evin dışına fırlatmış oldu. Uranüs’ün elektrik enerjisi böyle bir şey. Seni çarpıp öteye fırlatıyor. Ya da çarpıp kül ediyor!
28 Mayıs’ta Uranüs 83 yıl sonra tekrar hepimizi çarpıp yeni bir hayata fırlatıp atmak ya da kül etmek üzere Koç burcuna giriyor. Biz bu enerjiyi neredeyse bir gecede yapılan harf devriminden, hatta genel olarak ****** devrimlerinden, biliyoruz. Bundan önce Uranüs 1927-1935 yıllarında Koç burcundaydı. O yıllarda Anayasa laiklik prensibine göre düzenlendi, ikinci maddede yer alan "Türk Devleti'nin dini, İslam dinidir" cümlesi çıkartıldı. İlk Türkçe ezan bu dönemde okundu. Rakamlar, harfler değişti, Latin oldu. Soyadı kanunu çıktı, kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi. Lakaplar, ünvanlar kaldırıldı. Herkes eşitleşti. Kılık kıyafetten, medeni kanuna kadar yapılan değişikliklerle yüzünü Batı’ya çevirmiş, yepyeni görüntü ve yasalarla bambaşka bir Türkiye oluştu. Şimdi bu döngü kapanıp, yeni bir döngüye başlanıyor. Bakalım bu sefer yüzümüz ne tarafa dönecek? İçe dönse hiç de fena olmaz.
Yakıcı Enerji
Uranüs Koç burcunda 2010-2019 yılları arasında kalacak. Koç hayatı başlatan, cesaretle, hayatta kalma mücadelesiyle, bağımsızlık ve macerayla, yeni şeyler keşfetmekle, bir şeyi ilk defa yaparak diğerlerine yol açmakla bağlantılı bir burç. Uranüs ise bilinenden özgürleşmenin, başkaldırının, devrimin gezegeni. İkisi bir araya geldiğinde hızla yepyeni ve özgür bir dünyaya doğru ilerlemek söz konusu. Tabii bunun yıkıcı ve patlayıcı bir yanı da var. Sabırsızlık, düşüncesizlik, anarşizm, çatışma, uzlaşmazlık, dikkafalılık büyük bir başıbozukluğa yol açabilir. İki patlayıcı enerji bizi her açıdan hazırlıksız yakalayabilir. Yangın, kaza, kavga yaşanabilir.
1927-35 yılları büyük ekonomik bunalımın ve Nazizmin dünyaya damgasını vurduğu yıllar. Hemen hemen dünyanın her köşesinde bir tür savaş veya doğal afet var. Bir yanda Hitler Führer seçiliyor, bu yanda Mao Çin’deki kırsal hareketi başlatıyor. 1927’de Çin’de tarihin kaydettiği en büyük depremlerden biri oluyor ve yaklaşık 200,000 kişi ölüyor. Türkiye’de bir yandan komünistler tutuklanıyor, bir yandan Kubilay öldürülüyor. Yahudilere karşı gerçekleştirilen Trakya Olayları yaşanıyor, çok sayıda Yahudi Türkiye’yi terk ediyor. Günümüzde benzer olaylara dikkat etmek gerekiyor.
Yeni Buluşlar
Koç “ilk”lerin ve keşiflerin burcu. Uranüs elektroniğin, icatların gezegeni. Nitekim, 1927’de ABD'li havacı Charles Lindbergh New York'tan Paris'e uçarak, Atlas Okyanusu'nu geçen ilk pilot oldu. New York’la Londra arasında ilk transatlantik telefon görüşmesi yapıldı. Televizyon icat edilerek, elektronik eşya olarak satılmaya başlandı. 1928’de “Demir Akciğer” icat edildi, penisilin bulundu. İlk sesli film çekildi. 1930’da (atmosferde yükseklikle, basınç, sıcaklık, nem ve rüzgar bilgilerini elde eden) radiosonde balonu uçuruldu. Neopren (ilk suni kauçuk malzeme) icat edildi. Pluton keşfedildi. Elektronların dalga özelliği bulundu. Nötron bulundu. Aslında bu dönemdeki fizik çalışmaları daha sonra atom bombasının geliştirilmesine yol açtı. 1931’de Albert Einstein bilim adamlarından askeri çalışmalarda yer almamalarını istedi. Günümüzde, bilim adamları Cern deneyi ile yeni fizik bulşlarını beklememiz gerektiğini söylemeye başladılar bile. Önümüzde büyük keşifler bizi bekliyor. Kuşkusuz bu buluşlar etik tartışmalara da yol açacak. Doğa mı seni kontrol ediyor, sen mi doğayı?
32 Yıl Sonra Taksim’de
36 kişinin yaşamını yitirdiği kanlı 1 Mayıs 1977'den sonra kutlamalara kapatılan Taksim Meydanı 2010 yılında ilk kez işçilere açıldı. Yüzbinlerce kişi Taksim’e yürüdü ve 1 Mayıs marşını söyledi. O esnada Uranüs'ün Koç'a ulaşmasına, Jüpiter'in de Uranüs'e ulaşmasına çok az kalmıştı. Jüpiter Türkiye'nin haritasında işçileri temsil eden yerin yöneticisi. Bu iki gezegen biraraya geldiklerinde Uranüs’ün çarpan enerjisi çok güçlenecek, özgürlük isteği artacak, belki de kontrol edilemez hale gelecek.
1 Mayıs bir açıdan Tekel işçilerinin direniş hareketine prova niteliği taşıyordu. Bu hareketin içeriğinden ziyade simgeledikleri önemli. Şimdi zamanın ruhuna uygun olarak işçilerin uyanışını ve isyanını simgeliyor. Tekel işçilerinin mücadelesi 26 Mayıs'ta tüm konfederasyonlarla birlikte yapılacak" Hayatı Durdurma" eylemi ile devam edecek. Tekel çalışanları 3 Haziran'da 3 gün, 4 Temmuz'da ise 4 gün eylem için ve Ağustos ayında ise çoluk çocuk bir daha gitmemek üzere Ankara'da olacaklar.
Uranüs 28 Mayıs'taki Dolunay'ın ardından Koç'a girecek. Yani bir bakıma işçiler Uranüs'ün Koç'a girişine eşlik edecekler. 6 Haziran'da Jüpiter Koç'a girecek ve 8'inde Uranüs'le kavuşum yapacak. Uranüs 5 Temmuz'da geri gitmeye başlayacak. İşçilerin direniş programının Uranüs ve Jüpiter'in hareketleriyle uyumu çok dikkat çekici. Öyle anlaşılıyor ki ortalık iyice kızışacak ve belki de sorunlara çözüm bulamadan Uranüs geri gidecek. Artık bu mücadele işçisi, öğrencisi, milliyetçisi, solcusu, gericisi, aydını ile uzun yıllar sürecek.
1 Mayıs’ta işçilerin bir ağızdan söyledikleri 1 Mayıs marşı şimdi gökyüzündeki Pluto-Uranüs-Satürn döngüsünün ruhunu söylüyor:
"Günlerin bugün getirdiği baskı, zulüm ve kandır. (Pluto Oğlak'ta)
Ancak bu böyle gitmez, sömürü devam etmez, (Satürn-Uranüs)
Yepyeni bir hayat gelir, bizde ve her yerde. (Uranüs Koç'ta)”
© Barış İlhan
23 Mayıs 2010, Radikal 2
Beni Elektrik Çarptı
Gerçekten. Ben üç yaşındayken, transit Uranüs Kayron’uma tam karşıt yaptığında beni elektrik çarptı. İlk yaramı o zaman aldım. Babamın omuzundayken yakaladığım çıplak elektrik telinin izi hâlâ avucumda durur. Teli yakaladığımda zangır zangır titrerken babam beni sıkıca tutup derhal kendini evin dışına attı. Doğal olarak kablo elimden sıyrıldı ve kurtulduk. Ama elektrik bizi çarpıp evin dışına fırlatmış oldu. Uranüs’ün elektrik enerjisi böyle bir şey. Seni çarpıp öteye fırlatıyor. Ya da çarpıp kül ediyor!
28 Mayıs’ta Uranüs 83 yıl sonra tekrar hepimizi çarpıp yeni bir hayata fırlatıp atmak ya da kül etmek üzere Koç burcuna giriyor. Biz bu enerjiyi neredeyse bir gecede yapılan harf devriminden, hatta genel olarak ****** devrimlerinden, biliyoruz. Bundan önce Uranüs 1927-1935 yıllarında Koç burcundaydı. O yıllarda Anayasa laiklik prensibine göre düzenlendi, ikinci maddede yer alan "Türk Devleti'nin dini, İslam dinidir" cümlesi çıkartıldı. İlk Türkçe ezan bu dönemde okundu. Rakamlar, harfler değişti, Latin oldu. Soyadı kanunu çıktı, kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi. Lakaplar, ünvanlar kaldırıldı. Herkes eşitleşti. Kılık kıyafetten, medeni kanuna kadar yapılan değişikliklerle yüzünü Batı’ya çevirmiş, yepyeni görüntü ve yasalarla bambaşka bir Türkiye oluştu. Şimdi bu döngü kapanıp, yeni bir döngüye başlanıyor. Bakalım bu sefer yüzümüz ne tarafa dönecek? İçe dönse hiç de fena olmaz.
Yakıcı Enerji
Uranüs Koç burcunda 2010-2019 yılları arasında kalacak. Koç hayatı başlatan, cesaretle, hayatta kalma mücadelesiyle, bağımsızlık ve macerayla, yeni şeyler keşfetmekle, bir şeyi ilk defa yaparak diğerlerine yol açmakla bağlantılı bir burç. Uranüs ise bilinenden özgürleşmenin, başkaldırının, devrimin gezegeni. İkisi bir araya geldiğinde hızla yepyeni ve özgür bir dünyaya doğru ilerlemek söz konusu. Tabii bunun yıkıcı ve patlayıcı bir yanı da var. Sabırsızlık, düşüncesizlik, anarşizm, çatışma, uzlaşmazlık, dikkafalılık büyük bir başıbozukluğa yol açabilir. İki patlayıcı enerji bizi her açıdan hazırlıksız yakalayabilir. Yangın, kaza, kavga yaşanabilir.
1927-35 yılları büyük ekonomik bunalımın ve Nazizmin dünyaya damgasını vurduğu yıllar. Hemen hemen dünyanın her köşesinde bir tür savaş veya doğal afet var. Bir yanda Hitler Führer seçiliyor, bu yanda Mao Çin’deki kırsal hareketi başlatıyor. 1927’de Çin’de tarihin kaydettiği en büyük depremlerden biri oluyor ve yaklaşık 200,000 kişi ölüyor. Türkiye’de bir yandan komünistler tutuklanıyor, bir yandan Kubilay öldürülüyor. Yahudilere karşı gerçekleştirilen Trakya Olayları yaşanıyor, çok sayıda Yahudi Türkiye’yi terk ediyor. Günümüzde benzer olaylara dikkat etmek gerekiyor.
Yeni Buluşlar
Koç “ilk”lerin ve keşiflerin burcu. Uranüs elektroniğin, icatların gezegeni. Nitekim, 1927’de ABD'li havacı Charles Lindbergh New York'tan Paris'e uçarak, Atlas Okyanusu'nu geçen ilk pilot oldu. New York’la Londra arasında ilk transatlantik telefon görüşmesi yapıldı. Televizyon icat edilerek, elektronik eşya olarak satılmaya başlandı. 1928’de “Demir Akciğer” icat edildi, penisilin bulundu. İlk sesli film çekildi. 1930’da (atmosferde yükseklikle, basınç, sıcaklık, nem ve rüzgar bilgilerini elde eden) radiosonde balonu uçuruldu. Neopren (ilk suni kauçuk malzeme) icat edildi. Pluton keşfedildi. Elektronların dalga özelliği bulundu. Nötron bulundu. Aslında bu dönemdeki fizik çalışmaları daha sonra atom bombasının geliştirilmesine yol açtı. 1931’de Albert Einstein bilim adamlarından askeri çalışmalarda yer almamalarını istedi. Günümüzde, bilim adamları Cern deneyi ile yeni fizik bulşlarını beklememiz gerektiğini söylemeye başladılar bile. Önümüzde büyük keşifler bizi bekliyor. Kuşkusuz bu buluşlar etik tartışmalara da yol açacak. Doğa mı seni kontrol ediyor, sen mi doğayı?
32 Yıl Sonra Taksim’de
36 kişinin yaşamını yitirdiği kanlı 1 Mayıs 1977'den sonra kutlamalara kapatılan Taksim Meydanı 2010 yılında ilk kez işçilere açıldı. Yüzbinlerce kişi Taksim’e yürüdü ve 1 Mayıs marşını söyledi. O esnada Uranüs'ün Koç'a ulaşmasına, Jüpiter'in de Uranüs'e ulaşmasına çok az kalmıştı. Jüpiter Türkiye'nin haritasında işçileri temsil eden yerin yöneticisi. Bu iki gezegen biraraya geldiklerinde Uranüs’ün çarpan enerjisi çok güçlenecek, özgürlük isteği artacak, belki de kontrol edilemez hale gelecek.
1 Mayıs bir açıdan Tekel işçilerinin direniş hareketine prova niteliği taşıyordu. Bu hareketin içeriğinden ziyade simgeledikleri önemli. Şimdi zamanın ruhuna uygun olarak işçilerin uyanışını ve isyanını simgeliyor. Tekel işçilerinin mücadelesi 26 Mayıs'ta tüm konfederasyonlarla birlikte yapılacak" Hayatı Durdurma" eylemi ile devam edecek. Tekel çalışanları 3 Haziran'da 3 gün, 4 Temmuz'da ise 4 gün eylem için ve Ağustos ayında ise çoluk çocuk bir daha gitmemek üzere Ankara'da olacaklar.
Uranüs 28 Mayıs'taki Dolunay'ın ardından Koç'a girecek. Yani bir bakıma işçiler Uranüs'ün Koç'a girişine eşlik edecekler. 6 Haziran'da Jüpiter Koç'a girecek ve 8'inde Uranüs'le kavuşum yapacak. Uranüs 5 Temmuz'da geri gitmeye başlayacak. İşçilerin direniş programının Uranüs ve Jüpiter'in hareketleriyle uyumu çok dikkat çekici. Öyle anlaşılıyor ki ortalık iyice kızışacak ve belki de sorunlara çözüm bulamadan Uranüs geri gidecek. Artık bu mücadele işçisi, öğrencisi, milliyetçisi, solcusu, gericisi, aydını ile uzun yıllar sürecek.
1 Mayıs’ta işçilerin bir ağızdan söyledikleri 1 Mayıs marşı şimdi gökyüzündeki Pluto-Uranüs-Satürn döngüsünün ruhunu söylüyor:
"Günlerin bugün getirdiği baskı, zulüm ve kandır. (Pluto Oğlak'ta)
Ancak bu böyle gitmez, sömürü devam etmez, (Satürn-Uranüs)
Yepyeni bir hayat gelir, bizde ve her yerde. (Uranüs Koç'ta)”
© Barış İlhan
23 Mayıs 2010, Radikal 2
ozgul.unsal- Astro Üye
-
Mesaj Sayısı : 78
Yaş : 43
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 01/10/10
Uranüs'e özgü özellikler
Uranüs'e özgü özelliklere sahip olanların dünyevi başarıya ulaşmakta ayak bağı olan nitelikleri büyük olasılıkla her hangi bir karşıtlığa dayanamamaları, bunun üstesinden gelmek için diplomasi uygulayamamaları ve ortama göre şerbet verememeleridir. Ya bir diktatör olacaktır ya da hiçbir şey. İntihara meyilli olması da aynı nedendendir -iradesi önünde duran engelleri kaldıramaması ve kısıtlanmış bir hayatı kabul edememesi. Ya serbest kalması ya da ölmesi gereken, kafese kapatılmış bir aslan gibi hisseder. Ölüm bir kurtuluş yoludur. Uranüs'e özgü özelliklere sahip kişinin düzeni ve geleneği sevmemesi sabırsızlığın bir başka aşamasıdır.
– C.E.O. Carter's Encyclopedia
Çeviren: Barış İlhan
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ptsi Haz. 08, 2015 9:23 pm tarafından PaperDragon
» Gaziantep'ten selamlar
Ptsi Haz. 08, 2015 8:52 pm tarafından PaperDragon
» Caput Algol sabit yıldızı
Ptsi Mayıs 18, 2015 11:25 am tarafından Uranus
» Nazım Hikmet
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:57 am tarafından Uranus
» Progres Asc
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:56 am tarafından Uranus
» Stelyum
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:55 am tarafından Uranus
» ben geldimm
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:52 am tarafından Uranus
» SES ??
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:51 am tarafından Uranus
» KARŞILIKLI AĞIRLAMA (MUTUAL RECEPTİON)
C.tesi Ara. 20, 2014 10:35 pm tarafından sinan1399