En son konular
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
.
.
BOĞA BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
1 sayfadaki 1 sayfası
BOĞA BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
Boğa burcu gelişimsel açıdan ele alındığında,
Piaget’nin “işlem öncesi” döneminin birinci evresi olan “kavram öncesi” döneme
(1.5–3 yaş) karşılık gelir. Bu dönemde çocuklar objeleri sadece tek bir
özellikleri açısından sınıflandırılabilirler (Örneğin; renklerine göre
sınıflandırma ya da biçimlerine göre sınıflandırma gibi). Bir özellik
bakımından farklı olan nesnelerin farkını göremezler. Mantık yürütmede
tümevarım ya da tümdengelim yollarını kullanamazlar. Tek yönlü düşünürler.
Düşüncelerde sabitlik söz konusudur.
Çocuklar bu dönem içerisinde bedenlerinin sınırlılıklarını
keşfederler. Kendilerini objelerden oluşan bir dünya içerisindeki bir obje
olarak algılarlar. Objeleri sahiplenme kapasiteleri oldukça yüksektir
(oyuncaklar vb.). Objeleri sahiplenmek çocuğun dünyayı güvenilir olarak
algılaması açısından önemlidir. Çocuk yaklaşık 3 yaşında olduğunda “kendilik ve
obje sabitliği” kapasitesi devreye girer. Çocuk anne figürünün zihinsel
temsilini başarılı bir şekilde içselleştirirse; bu sayede korku ve endişe
doğuran durumlarda kendi kendini yatıştırma yetisi kazanır.
Bu gelişim dönemindeki bir çocuğun özellikleri ile Boğa burcunun
sembolize ettiği özellikler arasında şaşırtıcı benzerlikler vardır. Boğa
burcunun değişimlere direnmesinin, haz peşine düşmesinin ve mülkiyetçiliğinin
altında objelerden oluşan ve sürekli değişen bir dünyada stabil, gerçek ve
güvenli hissetme ihtiyacı yatmaktadır.
Bu gelişim dönemindeki aksaklıklardan kaynaklanan “ayna” sorunları
(aşırı sahiplenicilik, rijitlik vb.) Boğa burcunun bir doğum haritasında aşırı
vurgulandığı durumlarda ortaya çıkabilir. Harita sahibi emniyet ve bağlılık ile
ilintili konularda aşırıya kaçabilir. Hatta uç durumlarda söz konusu birey
“sınır (borderline) kişilik bozukluğu”ndan muzdarip olabilir. Gelişim
psikologlarına göre, sınır kişilik bozukluğu 1.5–3 yaş arasındaki bir çocuğun
annesi ile kendisi arasındaki ayrımı yaptığı dönemle alakalıdır. Çocuklar bu
dönem içerisinde güvensiz hissetmeye yatkın olmaktadır. Eğer çevre yeterli
derecede öngörülebilir, stabil ve güvenli değilse; çocuğun ileriki zamanlardaki
davranışlarında, ruh halinde ve kendilik imajında tutarsızlıklar olması
olasıdır. Bu sorunların altındaki neden dünyanın emniyetsiz ve öngörülemez
olarak algılanmasıdır.
“Kendilik ve obje sabitliği” konusunda başarısız olan bir çocuk sınır
kişilik bozukluğunun önemli nedenlerinden biri olan güvensizlik hissi ile karşı
karşıya kalabilir. Sınır kişilik bozukluğu olan kişiler bu güvensizlik hissini
ödünlemek için madde kullanımı, kumar, rastgele cinsel ilişki, aşırı para
harcama, bitmek bilmeyen haz arayışı ve diğer kişilere aşırı bağlanma gibi
çeşitli yollara başvururlar. Bu davranışların altında yatan nedenlerden biri
yalnız olma korkusudur. İkili ilişkilerinde aşırı sahiplenmeye, patolojik
kıskançlığa ve manipülasyona yatkın olurlar. Aşırı derecede kaybetme ve
terkedilme korkusu yaşadıklarından dolayı insanlara ve nesnelere adeta
yapışırlar. Hayal edilen veya gerçek bir terkedilmeyi engellemek için çılgınca
çaba gösterirler.
Sınır kişilik bozukluğu olan kişilerin nesnelere ve insanlara karşı bu
aşırı bağlanışının altında yatan temel neden ise, bu kişilerin sabit bir
“kendilik imajı” geliştirememiş olmalarıdır. Stabilite eksikliği bu kişilerin
hayatının hemen hemen her alanında göze çarpar. Özellikle ikili ilişkilerinde
karşı tarafa aşırı değer vermek ile aşırı değer düşürmek arasında gidip
gelmelerinden dolayı arzu edilen stabilitenin elde edilmesi neredeyse imkânsızlaşır.
Kronik boşluk hislerinin de katkısıyla bu kişiler bazı maddelere karşı şiddetli
arzu duyarlar ve bağlanırlar (alkol, uyuşturucu, yemek vb.).
Özetleyecek olursak, bir doğum haritasında Boğa burcu aşırı
vurgulandığında, harita sahibi aşırı sahiplenici, değişime karşı direnen,
sürekli haz ve emniyet peşinde koşan bir yapıda olabilir. Hatta uç durumlarda
sınır kişilik özellikleri sergileyebilir. Eğer harita sahibi Boğa burcunun
karşıt burcu olan Akrep burcunun sembolize ettiği bazı fonksiyonları (kriz
deneyimlemek, dönüşmek vb.) kişiliği ile bütünleştirmeyi başarabilirse, bu
sorunların üstesinden gelmek konusunda önemli bir adım atacaktır.
YAZAN: Barış ÖZKIRIŞ
Piaget’nin “işlem öncesi” döneminin birinci evresi olan “kavram öncesi” döneme
(1.5–3 yaş) karşılık gelir. Bu dönemde çocuklar objeleri sadece tek bir
özellikleri açısından sınıflandırılabilirler (Örneğin; renklerine göre
sınıflandırma ya da biçimlerine göre sınıflandırma gibi). Bir özellik
bakımından farklı olan nesnelerin farkını göremezler. Mantık yürütmede
tümevarım ya da tümdengelim yollarını kullanamazlar. Tek yönlü düşünürler.
Düşüncelerde sabitlik söz konusudur.
Çocuklar bu dönem içerisinde bedenlerinin sınırlılıklarını
keşfederler. Kendilerini objelerden oluşan bir dünya içerisindeki bir obje
olarak algılarlar. Objeleri sahiplenme kapasiteleri oldukça yüksektir
(oyuncaklar vb.). Objeleri sahiplenmek çocuğun dünyayı güvenilir olarak
algılaması açısından önemlidir. Çocuk yaklaşık 3 yaşında olduğunda “kendilik ve
obje sabitliği” kapasitesi devreye girer. Çocuk anne figürünün zihinsel
temsilini başarılı bir şekilde içselleştirirse; bu sayede korku ve endişe
doğuran durumlarda kendi kendini yatıştırma yetisi kazanır.
Bu gelişim dönemindeki bir çocuğun özellikleri ile Boğa burcunun
sembolize ettiği özellikler arasında şaşırtıcı benzerlikler vardır. Boğa
burcunun değişimlere direnmesinin, haz peşine düşmesinin ve mülkiyetçiliğinin
altında objelerden oluşan ve sürekli değişen bir dünyada stabil, gerçek ve
güvenli hissetme ihtiyacı yatmaktadır.
Bu gelişim dönemindeki aksaklıklardan kaynaklanan “ayna” sorunları
(aşırı sahiplenicilik, rijitlik vb.) Boğa burcunun bir doğum haritasında aşırı
vurgulandığı durumlarda ortaya çıkabilir. Harita sahibi emniyet ve bağlılık ile
ilintili konularda aşırıya kaçabilir. Hatta uç durumlarda söz konusu birey
“sınır (borderline) kişilik bozukluğu”ndan muzdarip olabilir. Gelişim
psikologlarına göre, sınır kişilik bozukluğu 1.5–3 yaş arasındaki bir çocuğun
annesi ile kendisi arasındaki ayrımı yaptığı dönemle alakalıdır. Çocuklar bu
dönem içerisinde güvensiz hissetmeye yatkın olmaktadır. Eğer çevre yeterli
derecede öngörülebilir, stabil ve güvenli değilse; çocuğun ileriki zamanlardaki
davranışlarında, ruh halinde ve kendilik imajında tutarsızlıklar olması
olasıdır. Bu sorunların altındaki neden dünyanın emniyetsiz ve öngörülemez
olarak algılanmasıdır.
“Kendilik ve obje sabitliği” konusunda başarısız olan bir çocuk sınır
kişilik bozukluğunun önemli nedenlerinden biri olan güvensizlik hissi ile karşı
karşıya kalabilir. Sınır kişilik bozukluğu olan kişiler bu güvensizlik hissini
ödünlemek için madde kullanımı, kumar, rastgele cinsel ilişki, aşırı para
harcama, bitmek bilmeyen haz arayışı ve diğer kişilere aşırı bağlanma gibi
çeşitli yollara başvururlar. Bu davranışların altında yatan nedenlerden biri
yalnız olma korkusudur. İkili ilişkilerinde aşırı sahiplenmeye, patolojik
kıskançlığa ve manipülasyona yatkın olurlar. Aşırı derecede kaybetme ve
terkedilme korkusu yaşadıklarından dolayı insanlara ve nesnelere adeta
yapışırlar. Hayal edilen veya gerçek bir terkedilmeyi engellemek için çılgınca
çaba gösterirler.
Sınır kişilik bozukluğu olan kişilerin nesnelere ve insanlara karşı bu
aşırı bağlanışının altında yatan temel neden ise, bu kişilerin sabit bir
“kendilik imajı” geliştirememiş olmalarıdır. Stabilite eksikliği bu kişilerin
hayatının hemen hemen her alanında göze çarpar. Özellikle ikili ilişkilerinde
karşı tarafa aşırı değer vermek ile aşırı değer düşürmek arasında gidip
gelmelerinden dolayı arzu edilen stabilitenin elde edilmesi neredeyse imkânsızlaşır.
Kronik boşluk hislerinin de katkısıyla bu kişiler bazı maddelere karşı şiddetli
arzu duyarlar ve bağlanırlar (alkol, uyuşturucu, yemek vb.).
Özetleyecek olursak, bir doğum haritasında Boğa burcu aşırı
vurgulandığında, harita sahibi aşırı sahiplenici, değişime karşı direnen,
sürekli haz ve emniyet peşinde koşan bir yapıda olabilir. Hatta uç durumlarda
sınır kişilik özellikleri sergileyebilir. Eğer harita sahibi Boğa burcunun
karşıt burcu olan Akrep burcunun sembolize ettiği bazı fonksiyonları (kriz
deneyimlemek, dönüşmek vb.) kişiliği ile bütünleştirmeyi başarabilirse, bu
sorunların üstesinden gelmek konusunda önemli bir adım atacaktır.
YAZAN: Barış ÖZKIRIŞ
En son Paper Dragon tarafından Paz Ağus. 15, 2010 9:45 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi (Sebep : font)
Similar topics
» YAY BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
» KOÇ BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
» YENGEÇ BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
» ASLAN BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
» Başak Burcu ve Psikopatoloji
» KOÇ BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
» YENGEÇ BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
» ASLAN BURCU VE PSİKOPATOLOJİ
» Başak Burcu ve Psikopatoloji
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ptsi Haz. 08, 2015 9:23 pm tarafından PaperDragon
» Gaziantep'ten selamlar
Ptsi Haz. 08, 2015 8:52 pm tarafından PaperDragon
» Caput Algol sabit yıldızı
Ptsi Mayıs 18, 2015 11:25 am tarafından Uranus
» Nazım Hikmet
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:57 am tarafından Uranus
» Progres Asc
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:56 am tarafından Uranus
» Stelyum
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:55 am tarafından Uranus
» ben geldimm
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:52 am tarafından Uranus
» SES ??
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:51 am tarafından Uranus
» KARŞILIKLI AĞIRLAMA (MUTUAL RECEPTİON)
C.tesi Ara. 20, 2014 10:35 pm tarafından sinan1399