En son konular
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
.
.
4 Ocak Kısmi güneş tutulması.
3 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
4 Ocak Kısmi güneş tutulması.
Bu yılın ilk tutulumu, 4 Ocak 2011 Türkiye saatiyle 11.02 ‘ de Oğlak Burcunun 13°33' derecesinde, kısmi Güneş Tutulması olarak cereyan edecek. Tutulum önemli hatlarda ve ülkemizi çok yakından ilgilendirmekte. isveç başlangıçlı,Avrupa, Kuzey Afrika, Orta Asyayı içine alan bu tutulum, önemli dünya kentlerinden gözlemlenecek. Madrid, Paris, Kopenhag, Londra, İstanbul, Rusya, Kazakistan, Moğolistan kuzeybatı Çin, Tahran, Kudüs, Kahire ve Cezayir’e kadar uzanan bir hat üzerinde tamamlanacak.
Oğlak burcu, statü, düzen, sistem, hiyerarşik yapılanma, organizasyonun sonunda ki sunum, finans dünyası, yaşlı ebeveynlerimiz, aile yapımız ve toplumdaki tanınırlığımızın ölçüsünü simgeler. Hırslı bir yapıya sahiptir oğlak etkisi ve zirveye çıkarken sabrı temsil eder. Oğlak burcunun kuyruk kısmı balık şeklindedir ve toprak ile su arasındaki dengeden oluşan katı, sert, sağlam yapılanmayı ve köklü işleri gösterir. Oğlak madde dünyasının otoritesidir, boğa sadece sahip olmak için çalışır, başak sadece hizmet eder, oğlak ise hem hizmet eder, hem çalışır hem de zirveye çıkar.
Oğlak alanındaki bu tutulum her şeyden önce dünyevi bir tutulum, içsel anlamda işlevsiz bir tutulum, daha materyalist, daha somut şeyler isteyeceğimiz bir tutulum. Sabrettiğimiz, beklediğimiz, çabaladığımız, Satürn vari önceden ektiğimiz ve ettiğimiz her şeyin sonucunu yeni ay etkisiyle çok hızlı bir şekilde almaya başlayacağımız bir tutulum. Bu tutulumla birlikte daha somut olan girişimler yapacağızdır, hangi yaşam alanımızda ise o alanla ilgili, yeniliği, yapılanmayı, düzen kurmayı beraberinde getirecektir. Oğlak işareti, sabrı gerektirir, dayanmayı gerektirir, yavaştır her şey ama etkisi köklüdür, ne kadar dikkatli olursan ve ne kadar sistemli düzenli olursan yeni yaşamını inşa ederken o denli ilerde üzerine çıkacağın katlarda sağlam olur. Evet, bu tutulum temel atmadır. Bireysel anlamda da, politik ülkeler anlamında da temel atma dönemindeyiz. Açık yazmam gerekir ise tutuğum istatistiklere göre, özellikle, yengeç, oğlak, terazi ve koçlar yine yükselen oğlak etkisinde olanlar, boşanma aşaması yeni bir düzen gereği, evlenme yeni bir hayat, aile yanına dönme aileyle birlikte olma yeni bir hayat, iş hayatını bitirme ve yeni bir iş alanı yeni bir hayat. Bu yukarda saydığım etkideki burç ve ev alanların sahip olanlar bu sürece 5 Aralık itibariyle girmişti ve temmuz başına kadar hep bu minvalde devam edip tutulumu tamamlayacaklar.
Ascella sabit yıldızıyla oluşan bu tutulum, yıldızın, yeni ortaklık, yeni çevre, büyük şans gibi anlamlarını pekiştirecektir. Sabit yıldızın etkisine doğuştan 13 derece oğlakta kişisel yıldızlarıyla sahip olanlar ve yine 4-8 Ocak arasında dünyaya gelenler yaş ve konumlarına ilişkin yeni bir evrenin başlangıcındalar. Yükselen burç derecesi (asc.) bu noktada olanlar da aynı etkiyi çok çabuk hissedecekler. Yeni bir iş, yeni bir birliktelik, yeni bir oluşum yaşamlarında şans diye addedecekleri önemli gelişmeler…
Bu tutulum Satürn dışında hiçbir kötü etki almamakta ev Satürn’de terazide yücelen pozisyonda olduğundan ve tutulumun üst yöneticisi olması sebebiyle kötücül etkiden ziyade iyiliğe çalışacaktır. Transit Venüs akrep burcundan, balık alanında yer alan transit Jüpiter ve Uranüs kavuşumun yaptığı trine açı etkisiyle, ikili ilişkilerde su gruplarına balık-yengeç-akrep, evlenme, köklü ilişkiler, devam eden ilişkilerde mucizevî birleşmeleri beraberinde getirecektir. Kimlere mi her su grubu mensubuna değil elbet. Su gruplarının son derecelerinde kişisel yıldızları olanları ve asc. Başlangıç çizgisi su gruplarının son dekantında yerleşenleri. Bu yeni ay ile birlikte 1 Haziran 2011 ikizler burcundaki tutuluma kadar etkisi altına alacaktır. Örnek; ay 21 derece yengeç, Venüs 25 derece balık, Jüpiter 25 derece akrep gibi. Cesaret edin ve güvenin. En kötü karar bile kararsızlıktan daha iyidir hem ne biliyoruz değil mi, yerin altının üstünden daha iyi olmayacağını ve ne malum yerin üstünde de olmayacağımız…! Oğlak yeni ay etkisi güven veriyor ikili ilişkilerde ama taze başlangıçlarda. Ya da uzun süre devam eden ama cesaret yüzünden kararsız kaldığımız başlangıçlarıda.
Neptün ve şiron kova burcunda Venüs karesi ise etkisiyle, kangren olmuş ilişkileri yeni ay ile birlikte kesip atacaktır. Boğa ve Aslan burcu (yükselende dahil) bu hem ikili ilişkileri kapsamakta hem de sürüncemede olan acı veren uyuşuk kaldığımız, kökü eskiye giden sorunlarımızı, nedir, vergi cezası, nedir büyük bir borç, nedir esareti altına girdiğimiz bir sorun, nedir bizi rahatsız eden bir ilişki boyutu. Boğa-Aslan özellikle 2.dekantında yükseleni olanlar,7.ev kapsı ve güneş burçları Boğa- Aslan olanlar.
Yerküre Tutulum Etkisi
Güneş tutulmaları doğal afetlerin tetikleyicisidir, tutulum öncesini kapsayan 10 günlük dilimde olacağı gibi tutulum sonrasını da kapsayan kısa dilimde, özellikle sabit ve öncü burçlarda gelişen tutulumlar doğal felaketleri tetikler. Sabit burçlar dediğimiz aslan,kova,akrep ve boğa,yerkürenin üzerinde bulunduğuna inanılan 4 kapıyı simgeler,birinde bozulan denge dünyanın yapısında etkin kayıp ve zararlara yol açar.öncü burçlarda olan tutulumlar ise, yengeç-oğlak,terazi ve koç, daha çok yerküreyle ilgili finans alanlarında,savaş rüzgarlarında ve yine doğal afetlerde söz sahibidir.bu tutulum çok geniş bir alanı kapsadığından ve etkili olduğundan, büyük depremler,tsunami etkilerini artırabilir.öyle küçük çapta değil büyük ve etkin depremleri tetikeyebilir. şu günler oldukça riskli yerküre açısından.
TÜRKİYE ve Tutulum Etkisi;
Daha önceki makalelerimde belirttiğim, Yeni Dünya düzeni, değişen dengeler ve ülkemizin rolüne ilişkin geçen sene kaleme aldığım aşağıda linklerini vereceğim gelişmelerin başlangıcını yapacağı bir tutulum olacaktır. Ne demiştik yukarıda, TEMEL ATMA TUTULUMU… Ülkemizin önemli hatlarında görülecek olan bu öncü tutulum, 7.ev alanımız, pallas üzerindeki kavuşumu (pallas konusuna geçen sen çok değinmiştim araştırırsanız göreceksinizdir) ülkemizin dış politikada, uluslar arası ilişkilerde, özellikle komşularıyla ve yine oğlak kökü muhafazakârlığı Afrikayı simgeler bu bölgeler içerisinde yeni bir oluşum ve liderlik statüsünü alacağını göstermekte.7.ev alanı bir ülkenin açık düşmanlarını (düşman kelimesini sevmiyorum demiştim dimi) gösterir. Ve Satürn terazi burcunda bu noktaya kare sert bir etki yapmakta 4.ev alanında açıkça şunu gösteriyor ki, ülkemizin açık düşmanları 7.ev alanı,4.ev halkı, birlik v beraberlik duygusunu ve halk içindeki uyumu,(terazi) kullanarak oyunlarına devam ediyor, 4.ev alanı ülkenin toprağını simgeler ve Satürn’ün buradan 7.ev alanına tutuluma kare etkisi ise şu sıralar gündemde olan bölünme vs.ne kadarda uygun düşüyor. Ve pallas ise güçlenmiş bir konumla hükümetin oldukça stratejik davrandığını ve güçlendiğini gösteriyor.7.ev alanına yaklaşan pluto burada hâkimiyetini kuracağı 2012 sonlarında büyük bir değişimi beraberinde getirecek. Bölünme söz konusu değildir, bu ülke tümdür bölünmeyecektir. Musul Kerkük ve hatta yakın gelecekte nice olayın ardından Kudüs dahi ülkemiz topraklarına katılacak ama bu ülke TÜRKİYE bölünmeyecektir.
1.ev alanımızda yer alan yengeç-pluto, tutulumun tam karşıt aksında, ben ve sen aksı, biz ve sizler aksı, pluto'yu 1.evde harekete geçirdi tetikledi bu tutulum, oğlak ve yengeç öncü işareti, zorlayan açı, öncü gelişmeler olabilir, değişimler, dönüşümler olabilir lakin asla bu ülkenin bölünmesine ilişkin bir şey söz konusu değildir: bu sıradan bir halk olarak sağduyu ilede isteğimdir, astrolojik olarakta ne kadar gündemde olursa olsun ne kadar konuşulursa konuşulsun asla bu ülke bölünmeyecektir.
“Türkiye, tarihinde bu kadar kapsamlı bir bölünme tehlikesi ile karşı karşıya kalmamıştır. Kamuoyunu, verilecek tavizlere hazırlamak için psikolojik operasyon bütün şiddeti ile devam etmektedir. Psikolojik operasyonun dozajı kaçtığında veya diğer siyasi konularda sıkıntılı bir durum ortaya çıktığında, ustaca bir manevra ile küçük olaylar, sansasyonel hale getirilerek kamuoyunun gündemi değiştirilmeye çalışılmaktadır.
Terör, toplum üzerinde şiddet, baskı, korku, bezginlik yaratarak siyasi amacının propagandasını yapar. PKK terör örgütü de bu maksatla hareket eden bir silahlı propaganda aracıdır. Hedef; devlet otoritesini zayıflatmak, siyasi amacını iç ve dış kamuoyunun gündemine taşımak, devletten tavizler koparmak ve hareketi siyasi alanda devam ettirmektir.
Gündemde olan ve zararı her kesimde hissedilen terör olduğu için bütün dikkat bu sıkıntının üzerinde yoğunlaşmakta, esas tehlike göz ardı edilmektedir. Esas tehlike, ?etnik esasa dayanan bölücülük? hareketidir. Bu konu Türkiye’de ?Kürtçülük? olarak kendini göstermektedir. Etnik esasa dayalı bölücülük yapanlar, diğer değimi ile ?Kürtçüler?, terör ve siyaseti birbirini destekleyecek şekilde kullanmaktadır. Konuyu kamuoyuna kabul ettirmeye ve ortamı uygun hale getirmeye çalışmaktadır. Siyaset yolu ile yapılan bölücülük, hem yurt içinde hem de yurt dışında sürdürülmekte olup, bu durum terörden çok daha tehlikeli bir durum yaratmaktadır. Hareket, etnik esaslı siyaset yapan bir siyasi parti ile de desteklenmektedir. Siyaset alanında yapılan etnik bölücülük son zamanlarda gittikçe tırmanmakta, Kürt coğrafyasından söz edilmekte, Kürdistan’ın sınırının çizildiğine kadar uzanan bir seri söylemler de dahil olmak üzere Türkiye, artık bu konularda son derece sorumsuzca ve cesaretle ortaya konan sözlere ve tekliflere sahne olmaktadır.
Türkiye’deki etnik esasa dayanan bölücülük/Kürtçülük hareketi, ?Bağımsız Büyük Kürdistan Projesi?nin bir parçasıdır. Bunun Türkiye ayağındaki şartlar henüz uygun hale gelmediği için şimdilik ?Demokratik Özerklik? ve diğer istekler ön planda tutulmaktadır. Şartlar kendi (Kürtçülerin) düşünceleri yönünde geliştikçe Projenin Türkiye parçasındaki ayrılıkçı istekler çoğalacak, bağımsızlığa giden süreç geliştirilecektir. Daha sonra Irak, Suriye ve İran’daki parçalarla birleşme ve kendi ideallerine ulaşma yolunda ilerlenecektir. Talabani’nin de , Barzani’nin de bölücü terör başının ve aynı fikirde olan diğer başların da düşüncesinin bu olduğu hiçbir zaman zihinlerden uzak tutulmamalıdır.
Bir kısım bölücülerin ve bölücü terör örgütü PKK’nın, bazı isteklerini yerine getirerek terörü bir müddet için göreceli olarak durdurmak veya kamuoyunun gündeminden düşecek seviyeye kadar geriletmek mümkün olabilir. Ancak bu defa, siyasi alandaki bölücülük faaliyetleri hız kazanacak, alınacak tavizler kâr hanesine yazılacak ve bölücü siyasiler, yeni tavizler alınması ve asıl hedefe ulaşılması için çalışılacaklardır. Bölücüler bunları elde etmekte zorlandıkları zaman, demokrasi, özgürlük ve insan hakları sloganları ile dış güçlerin konuya müdahale etmelerini talep edebilecek ve teröre de yeniden başvurabileceklerdir. Bu kısır döngü, ulus devlet yapısı bozulana, üniter yapı hasar görene ve bölünmez bütünlük ortadan kalkana kadar devam edebilecektir.
Bu konuda alınması gereken tedbirler, bundan önceki ?Psikolojik harekât ile kamuoyu oluşturmak ve güvenlik? başlıklı yazımda ifade edilmiştir. Bu yazımı, kamuoyunun ve yetkililerin dikkatine bir kere daha sunmakta yarar görmekteyim. Anayasal bütün kurum ve kuruluşlarımızın, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak herkesin, hata yapma lüksü olmadığı gerçeğinden hareketle sağduyulu davranması, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş felsefesi olan ulus devlet, üniter yapı ve bölünmez bütünlüğümüze, halen ve gelecekte zarar getirecek açılımlardan kaçınması ve bu yönde yapılacak olumsuz açılımları engellemesi gerektiğini hatırlatmamın uygun olacağını düşünmekteyim.
10.ev hükümeti simgeleyen alanda yer alan astrea ile transit Jüpiter ve Uranüs kavuşumu, adalet mekanizmasını güçlendirecek pozisyonda ve hükümetin özellikle hukuksal alanlarda anayasaya ilişkin yeni düzenlemelerini gündeme getirecektir. astrea, hukuk, adalet, erdem ve katı yaptırımları simgeler. Sonlarında olduğu için transitler, hükümet içinde 1 aylık süreçte bakan ve statüsü olanlar arasında değişimleri gündeme taşıyabilir. Uranüs –astrea etkisini 10.ev alanında dış ilişkilerimize bağlı olarak değerlendirdiğimizde ise Mavi Marmara benzeri bir olaya oldukça açığız zira aynı etkiyi 2010 yılının mayıs-haziran döneminde de almıştık. Jüpiter –balık etkisi Jüpiter din bağlantısıyla, Uranüs-balık dış etkili dinsel temel oluşacak dalgalandırıcı olaylarda astrea bağlantısı ve yine 7.ev pallas ‘ın savaşa hazırlayan tahrik eden etkisiyle ülkemiz birkaç ay boyunca dinsel temalı alanlarda gündemde olacaktır dış politikada. VE uzantıları dış destekli, iç ilişkilerimizde Uranüs’e özgü koç girişi ve 7 derece Uranüs yaklaşıma geçtiğinde, kare açı 1.ev alanımıza kaosu peşinden getirecektir. 4.ev alanımızda bulunan mars ile karşıt konumu ciddi bir sorun olarak görülmekte. Uranüs-mars karşıt açısı 4.ev ile 10.ev arasında pek hayra alamet değildir. Sağduyu birlik ve beraberlik her şeyin üstündeki güçtür. Aileler çocuklarınıza sahip çıkın, eğitim ana kucağında başlar baba ocağında yeşerir okullardaki verilen eğitim değildir , sadece eğitim. Bundan sonraki jenerasyona çok görev düşmekte.
EK NOT: Tutulumla ilgili bireysel yazdığım notlar,yaptığım istatistik çalışmalarıyndan oluşmuştur ve bizzat şuanda yaşananlardır. Tutulumla tetiklendiği noktalarda bireysel harita,datamda verileri olan isimler, şuanda başlangıçta verdiğim örneklerde olduğu gibi yeni bir adım attılar.bazen acı bazen tatlı ama dünlerin bugünü,bugünlerin de yarınları vardır.yıldız etkilerini hayra ya da şerre çevirecek olup işleyecek olan insanın kendi iradesidir,alt yapısıdır.
Sevgimle kalın emi
Elif Hece ÖZTÜRK (Esmeralda)
Sevgili arkadaşım Elif Heceye teşekkürlerimle......
......inci......
Oğlak burcu, statü, düzen, sistem, hiyerarşik yapılanma, organizasyonun sonunda ki sunum, finans dünyası, yaşlı ebeveynlerimiz, aile yapımız ve toplumdaki tanınırlığımızın ölçüsünü simgeler. Hırslı bir yapıya sahiptir oğlak etkisi ve zirveye çıkarken sabrı temsil eder. Oğlak burcunun kuyruk kısmı balık şeklindedir ve toprak ile su arasındaki dengeden oluşan katı, sert, sağlam yapılanmayı ve köklü işleri gösterir. Oğlak madde dünyasının otoritesidir, boğa sadece sahip olmak için çalışır, başak sadece hizmet eder, oğlak ise hem hizmet eder, hem çalışır hem de zirveye çıkar.
Oğlak alanındaki bu tutulum her şeyden önce dünyevi bir tutulum, içsel anlamda işlevsiz bir tutulum, daha materyalist, daha somut şeyler isteyeceğimiz bir tutulum. Sabrettiğimiz, beklediğimiz, çabaladığımız, Satürn vari önceden ektiğimiz ve ettiğimiz her şeyin sonucunu yeni ay etkisiyle çok hızlı bir şekilde almaya başlayacağımız bir tutulum. Bu tutulumla birlikte daha somut olan girişimler yapacağızdır, hangi yaşam alanımızda ise o alanla ilgili, yeniliği, yapılanmayı, düzen kurmayı beraberinde getirecektir. Oğlak işareti, sabrı gerektirir, dayanmayı gerektirir, yavaştır her şey ama etkisi köklüdür, ne kadar dikkatli olursan ve ne kadar sistemli düzenli olursan yeni yaşamını inşa ederken o denli ilerde üzerine çıkacağın katlarda sağlam olur. Evet, bu tutulum temel atmadır. Bireysel anlamda da, politik ülkeler anlamında da temel atma dönemindeyiz. Açık yazmam gerekir ise tutuğum istatistiklere göre, özellikle, yengeç, oğlak, terazi ve koçlar yine yükselen oğlak etkisinde olanlar, boşanma aşaması yeni bir düzen gereği, evlenme yeni bir hayat, aile yanına dönme aileyle birlikte olma yeni bir hayat, iş hayatını bitirme ve yeni bir iş alanı yeni bir hayat. Bu yukarda saydığım etkideki burç ve ev alanların sahip olanlar bu sürece 5 Aralık itibariyle girmişti ve temmuz başına kadar hep bu minvalde devam edip tutulumu tamamlayacaklar.
Ascella sabit yıldızıyla oluşan bu tutulum, yıldızın, yeni ortaklık, yeni çevre, büyük şans gibi anlamlarını pekiştirecektir. Sabit yıldızın etkisine doğuştan 13 derece oğlakta kişisel yıldızlarıyla sahip olanlar ve yine 4-8 Ocak arasında dünyaya gelenler yaş ve konumlarına ilişkin yeni bir evrenin başlangıcındalar. Yükselen burç derecesi (asc.) bu noktada olanlar da aynı etkiyi çok çabuk hissedecekler. Yeni bir iş, yeni bir birliktelik, yeni bir oluşum yaşamlarında şans diye addedecekleri önemli gelişmeler…
Bu tutulum Satürn dışında hiçbir kötü etki almamakta ev Satürn’de terazide yücelen pozisyonda olduğundan ve tutulumun üst yöneticisi olması sebebiyle kötücül etkiden ziyade iyiliğe çalışacaktır. Transit Venüs akrep burcundan, balık alanında yer alan transit Jüpiter ve Uranüs kavuşumun yaptığı trine açı etkisiyle, ikili ilişkilerde su gruplarına balık-yengeç-akrep, evlenme, köklü ilişkiler, devam eden ilişkilerde mucizevî birleşmeleri beraberinde getirecektir. Kimlere mi her su grubu mensubuna değil elbet. Su gruplarının son derecelerinde kişisel yıldızları olanları ve asc. Başlangıç çizgisi su gruplarının son dekantında yerleşenleri. Bu yeni ay ile birlikte 1 Haziran 2011 ikizler burcundaki tutuluma kadar etkisi altına alacaktır. Örnek; ay 21 derece yengeç, Venüs 25 derece balık, Jüpiter 25 derece akrep gibi. Cesaret edin ve güvenin. En kötü karar bile kararsızlıktan daha iyidir hem ne biliyoruz değil mi, yerin altının üstünden daha iyi olmayacağını ve ne malum yerin üstünde de olmayacağımız…! Oğlak yeni ay etkisi güven veriyor ikili ilişkilerde ama taze başlangıçlarda. Ya da uzun süre devam eden ama cesaret yüzünden kararsız kaldığımız başlangıçlarıda.
Neptün ve şiron kova burcunda Venüs karesi ise etkisiyle, kangren olmuş ilişkileri yeni ay ile birlikte kesip atacaktır. Boğa ve Aslan burcu (yükselende dahil) bu hem ikili ilişkileri kapsamakta hem de sürüncemede olan acı veren uyuşuk kaldığımız, kökü eskiye giden sorunlarımızı, nedir, vergi cezası, nedir büyük bir borç, nedir esareti altına girdiğimiz bir sorun, nedir bizi rahatsız eden bir ilişki boyutu. Boğa-Aslan özellikle 2.dekantında yükseleni olanlar,7.ev kapsı ve güneş burçları Boğa- Aslan olanlar.
Yerküre Tutulum Etkisi
Güneş tutulmaları doğal afetlerin tetikleyicisidir, tutulum öncesini kapsayan 10 günlük dilimde olacağı gibi tutulum sonrasını da kapsayan kısa dilimde, özellikle sabit ve öncü burçlarda gelişen tutulumlar doğal felaketleri tetikler. Sabit burçlar dediğimiz aslan,kova,akrep ve boğa,yerkürenin üzerinde bulunduğuna inanılan 4 kapıyı simgeler,birinde bozulan denge dünyanın yapısında etkin kayıp ve zararlara yol açar.öncü burçlarda olan tutulumlar ise, yengeç-oğlak,terazi ve koç, daha çok yerküreyle ilgili finans alanlarında,savaş rüzgarlarında ve yine doğal afetlerde söz sahibidir.bu tutulum çok geniş bir alanı kapsadığından ve etkili olduğundan, büyük depremler,tsunami etkilerini artırabilir.öyle küçük çapta değil büyük ve etkin depremleri tetikeyebilir. şu günler oldukça riskli yerküre açısından.
TÜRKİYE ve Tutulum Etkisi;
Daha önceki makalelerimde belirttiğim, Yeni Dünya düzeni, değişen dengeler ve ülkemizin rolüne ilişkin geçen sene kaleme aldığım aşağıda linklerini vereceğim gelişmelerin başlangıcını yapacağı bir tutulum olacaktır. Ne demiştik yukarıda, TEMEL ATMA TUTULUMU… Ülkemizin önemli hatlarında görülecek olan bu öncü tutulum, 7.ev alanımız, pallas üzerindeki kavuşumu (pallas konusuna geçen sen çok değinmiştim araştırırsanız göreceksinizdir) ülkemizin dış politikada, uluslar arası ilişkilerde, özellikle komşularıyla ve yine oğlak kökü muhafazakârlığı Afrikayı simgeler bu bölgeler içerisinde yeni bir oluşum ve liderlik statüsünü alacağını göstermekte.7.ev alanı bir ülkenin açık düşmanlarını (düşman kelimesini sevmiyorum demiştim dimi) gösterir. Ve Satürn terazi burcunda bu noktaya kare sert bir etki yapmakta 4.ev alanında açıkça şunu gösteriyor ki, ülkemizin açık düşmanları 7.ev alanı,4.ev halkı, birlik v beraberlik duygusunu ve halk içindeki uyumu,(terazi) kullanarak oyunlarına devam ediyor, 4.ev alanı ülkenin toprağını simgeler ve Satürn’ün buradan 7.ev alanına tutuluma kare etkisi ise şu sıralar gündemde olan bölünme vs.ne kadarda uygun düşüyor. Ve pallas ise güçlenmiş bir konumla hükümetin oldukça stratejik davrandığını ve güçlendiğini gösteriyor.7.ev alanına yaklaşan pluto burada hâkimiyetini kuracağı 2012 sonlarında büyük bir değişimi beraberinde getirecek. Bölünme söz konusu değildir, bu ülke tümdür bölünmeyecektir. Musul Kerkük ve hatta yakın gelecekte nice olayın ardından Kudüs dahi ülkemiz topraklarına katılacak ama bu ülke TÜRKİYE bölünmeyecektir.
1.ev alanımızda yer alan yengeç-pluto, tutulumun tam karşıt aksında, ben ve sen aksı, biz ve sizler aksı, pluto'yu 1.evde harekete geçirdi tetikledi bu tutulum, oğlak ve yengeç öncü işareti, zorlayan açı, öncü gelişmeler olabilir, değişimler, dönüşümler olabilir lakin asla bu ülkenin bölünmesine ilişkin bir şey söz konusu değildir: bu sıradan bir halk olarak sağduyu ilede isteğimdir, astrolojik olarakta ne kadar gündemde olursa olsun ne kadar konuşulursa konuşulsun asla bu ülke bölünmeyecektir.
“Türkiye, tarihinde bu kadar kapsamlı bir bölünme tehlikesi ile karşı karşıya kalmamıştır. Kamuoyunu, verilecek tavizlere hazırlamak için psikolojik operasyon bütün şiddeti ile devam etmektedir. Psikolojik operasyonun dozajı kaçtığında veya diğer siyasi konularda sıkıntılı bir durum ortaya çıktığında, ustaca bir manevra ile küçük olaylar, sansasyonel hale getirilerek kamuoyunun gündemi değiştirilmeye çalışılmaktadır.
Terör, toplum üzerinde şiddet, baskı, korku, bezginlik yaratarak siyasi amacının propagandasını yapar. PKK terör örgütü de bu maksatla hareket eden bir silahlı propaganda aracıdır. Hedef; devlet otoritesini zayıflatmak, siyasi amacını iç ve dış kamuoyunun gündemine taşımak, devletten tavizler koparmak ve hareketi siyasi alanda devam ettirmektir.
Gündemde olan ve zararı her kesimde hissedilen terör olduğu için bütün dikkat bu sıkıntının üzerinde yoğunlaşmakta, esas tehlike göz ardı edilmektedir. Esas tehlike, ?etnik esasa dayanan bölücülük? hareketidir. Bu konu Türkiye’de ?Kürtçülük? olarak kendini göstermektedir. Etnik esasa dayalı bölücülük yapanlar, diğer değimi ile ?Kürtçüler?, terör ve siyaseti birbirini destekleyecek şekilde kullanmaktadır. Konuyu kamuoyuna kabul ettirmeye ve ortamı uygun hale getirmeye çalışmaktadır. Siyaset yolu ile yapılan bölücülük, hem yurt içinde hem de yurt dışında sürdürülmekte olup, bu durum terörden çok daha tehlikeli bir durum yaratmaktadır. Hareket, etnik esaslı siyaset yapan bir siyasi parti ile de desteklenmektedir. Siyaset alanında yapılan etnik bölücülük son zamanlarda gittikçe tırmanmakta, Kürt coğrafyasından söz edilmekte, Kürdistan’ın sınırının çizildiğine kadar uzanan bir seri söylemler de dahil olmak üzere Türkiye, artık bu konularda son derece sorumsuzca ve cesaretle ortaya konan sözlere ve tekliflere sahne olmaktadır.
Türkiye’deki etnik esasa dayanan bölücülük/Kürtçülük hareketi, ?Bağımsız Büyük Kürdistan Projesi?nin bir parçasıdır. Bunun Türkiye ayağındaki şartlar henüz uygun hale gelmediği için şimdilik ?Demokratik Özerklik? ve diğer istekler ön planda tutulmaktadır. Şartlar kendi (Kürtçülerin) düşünceleri yönünde geliştikçe Projenin Türkiye parçasındaki ayrılıkçı istekler çoğalacak, bağımsızlığa giden süreç geliştirilecektir. Daha sonra Irak, Suriye ve İran’daki parçalarla birleşme ve kendi ideallerine ulaşma yolunda ilerlenecektir. Talabani’nin de , Barzani’nin de bölücü terör başının ve aynı fikirde olan diğer başların da düşüncesinin bu olduğu hiçbir zaman zihinlerden uzak tutulmamalıdır.
Bir kısım bölücülerin ve bölücü terör örgütü PKK’nın, bazı isteklerini yerine getirerek terörü bir müddet için göreceli olarak durdurmak veya kamuoyunun gündeminden düşecek seviyeye kadar geriletmek mümkün olabilir. Ancak bu defa, siyasi alandaki bölücülük faaliyetleri hız kazanacak, alınacak tavizler kâr hanesine yazılacak ve bölücü siyasiler, yeni tavizler alınması ve asıl hedefe ulaşılması için çalışılacaklardır. Bölücüler bunları elde etmekte zorlandıkları zaman, demokrasi, özgürlük ve insan hakları sloganları ile dış güçlerin konuya müdahale etmelerini talep edebilecek ve teröre de yeniden başvurabileceklerdir. Bu kısır döngü, ulus devlet yapısı bozulana, üniter yapı hasar görene ve bölünmez bütünlük ortadan kalkana kadar devam edebilecektir.
Bu konuda alınması gereken tedbirler, bundan önceki ?Psikolojik harekât ile kamuoyu oluşturmak ve güvenlik? başlıklı yazımda ifade edilmiştir. Bu yazımı, kamuoyunun ve yetkililerin dikkatine bir kere daha sunmakta yarar görmekteyim. Anayasal bütün kurum ve kuruluşlarımızın, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak herkesin, hata yapma lüksü olmadığı gerçeğinden hareketle sağduyulu davranması, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş felsefesi olan ulus devlet, üniter yapı ve bölünmez bütünlüğümüze, halen ve gelecekte zarar getirecek açılımlardan kaçınması ve bu yönde yapılacak olumsuz açılımları engellemesi gerektiğini hatırlatmamın uygun olacağını düşünmekteyim.
E.Tümgeneral Armağan KULOĞLU
Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Başdanışmanı
Beykent Üniversitesi (BÜSAM) Danışmanı 12.6.2009
Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Başdanışmanı
Beykent Üniversitesi (BÜSAM) Danışmanı 12.6.2009
10.ev hükümeti simgeleyen alanda yer alan astrea ile transit Jüpiter ve Uranüs kavuşumu, adalet mekanizmasını güçlendirecek pozisyonda ve hükümetin özellikle hukuksal alanlarda anayasaya ilişkin yeni düzenlemelerini gündeme getirecektir. astrea, hukuk, adalet, erdem ve katı yaptırımları simgeler. Sonlarında olduğu için transitler, hükümet içinde 1 aylık süreçte bakan ve statüsü olanlar arasında değişimleri gündeme taşıyabilir. Uranüs –astrea etkisini 10.ev alanında dış ilişkilerimize bağlı olarak değerlendirdiğimizde ise Mavi Marmara benzeri bir olaya oldukça açığız zira aynı etkiyi 2010 yılının mayıs-haziran döneminde de almıştık. Jüpiter –balık etkisi Jüpiter din bağlantısıyla, Uranüs-balık dış etkili dinsel temel oluşacak dalgalandırıcı olaylarda astrea bağlantısı ve yine 7.ev pallas ‘ın savaşa hazırlayan tahrik eden etkisiyle ülkemiz birkaç ay boyunca dinsel temalı alanlarda gündemde olacaktır dış politikada. VE uzantıları dış destekli, iç ilişkilerimizde Uranüs’e özgü koç girişi ve 7 derece Uranüs yaklaşıma geçtiğinde, kare açı 1.ev alanımıza kaosu peşinden getirecektir. 4.ev alanımızda bulunan mars ile karşıt konumu ciddi bir sorun olarak görülmekte. Uranüs-mars karşıt açısı 4.ev ile 10.ev arasında pek hayra alamet değildir. Sağduyu birlik ve beraberlik her şeyin üstündeki güçtür. Aileler çocuklarınıza sahip çıkın, eğitim ana kucağında başlar baba ocağında yeşerir okullardaki verilen eğitim değildir , sadece eğitim. Bundan sonraki jenerasyona çok görev düşmekte.
EK NOT: Tutulumla ilgili bireysel yazdığım notlar,yaptığım istatistik çalışmalarıyndan oluşmuştur ve bizzat şuanda yaşananlardır. Tutulumla tetiklendiği noktalarda bireysel harita,datamda verileri olan isimler, şuanda başlangıçta verdiğim örneklerde olduğu gibi yeni bir adım attılar.bazen acı bazen tatlı ama dünlerin bugünü,bugünlerin de yarınları vardır.yıldız etkilerini hayra ya da şerre çevirecek olup işleyecek olan insanın kendi iradesidir,alt yapısıdır.
Sevgimle kalın emi
Elif Hece ÖZTÜRK (Esmeralda)
Sevgili arkadaşım Elif Heceye teşekkürlerimle......
......inci......
Geri: 4 Ocak Kısmi güneş tutulması.
Sayın E.Tümgeneral Armağan kuloğlu'nun yüreğine sağlık...
enginpan- Yeni Üye
-
Mesaj Sayısı : 13
Yaş : 43
Nerden : Almanya
Kayıt tarihi : 19/12/10
Geri: 4 Ocak Kısmi güneş tutulması.
Paylaşım için teşekkürler Uranus,güneşi kova,yükseleni yengeç biri olarak umarım bu tutulma bana güzel şeyler yaşatır...
misty- Astro Değerli Üye
-
Mesaj Sayısı : 247
Yaş : 49
Nerden : Türkiye
Kayıt tarihi : 24/06/10
Geri: 4 Ocak Kısmi güneş tutulması.
oo misty canim hosgelmissen
nerelerdesin
yengecine etkisi bayagi olacaktir evet
nerelerdesin
yengecine etkisi bayagi olacaktir evet
Similar topics
» 15 Ocak: Güneş Tutulması - Merkür İleri Gidiyor
» 4 Haziran 2012 Kısmi Ay Tutulması
» 2010- 11 Temmuz tam güneş tutulması....
» Boğa’da Güneş Tutulması (10 Mayıs 2013)
» GÜNEŞ TUTULMASI - 0 derece İkizler 21 Mayıs 2012
» 4 Haziran 2012 Kısmi Ay Tutulması
» 2010- 11 Temmuz tam güneş tutulması....
» Boğa’da Güneş Tutulması (10 Mayıs 2013)
» GÜNEŞ TUTULMASI - 0 derece İkizler 21 Mayıs 2012
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ptsi Haz. 08, 2015 9:23 pm tarafından PaperDragon
» Gaziantep'ten selamlar
Ptsi Haz. 08, 2015 8:52 pm tarafından PaperDragon
» Caput Algol sabit yıldızı
Ptsi Mayıs 18, 2015 11:25 am tarafından Uranus
» Nazım Hikmet
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:57 am tarafından Uranus
» Progres Asc
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:56 am tarafından Uranus
» Stelyum
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:55 am tarafından Uranus
» ben geldimm
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:52 am tarafından Uranus
» SES ??
Ptsi Mayıs 18, 2015 4:51 am tarafından Uranus
» KARŞILIKLI AĞIRLAMA (MUTUAL RECEPTİON)
C.tesi Ara. 20, 2014 10:35 pm tarafından sinan1399